Allah’ın selamı üzerinize olsun… Plansız, aniden, birden bire alınan bir kararla yarından sonraki gün Türkiye’ye uçuyoruz inşallah! İçimdeki hasreti tarif etmem çok zor! Bu ani kararla yaşadığım şaşkınlığım, büyük bir şok dalgasıyla düşünme yetime zarar verse de, his dünyam olayı hazmetmeye çalışıyor.:) Gerçi eşim bunu bana hep yapar…biz hiçbir zaman planlı olarak izine gitmedik. Her seferinde bu gün karar verip, bir iki gün sonra kendimi uçakta bulurum. Nasıl hazırlandığımı, valizlere neler doldurduğumu fark etmeden biz valizleri uçağı bagajına uğurlarız. Neyse ki, yaşam tarzı olarak planlı bir insan olduğumdan iki gün içinde yapacaklarımı listelerim ve alışveriş haricinde pek eksiğim olmaz. Hazırlıklar bu defa hafta sonuna yani çarşıların kapalı olduğu zaman denk geldi, pazartesi doktor işleri ve bazı kağıt işleri var…yani izine tam istediğim gibi gidemeyeceğim. Ama 4. yılına giren hasretim bitecek inşallah.
Tam sanal aleme”Geri geldim!” derken yine gidiyorum demek gıcıklık gibi geliyor bana ama…”Nedenler niçinler nedendir bilinmez, bir şeyi inkar için yok diyebilmek yetmez!” Yazının içeriğiyle pek bağlantısı yok ama olsun farklı da olsa Emine Şenlikoğlu’nun kaleminden faydalı bir gönderme yapmış olayım. İnşallah iki hafta sonra yeni resimler ve yaşanmış hikayelerle yaradan izin verirse yine burada olacağım.
Gider ayak bu günün önemine binaen bir şeyeler yazmak isterdim ama baktım ki sevgili jibek benden hızlı davranmış. Bu gün mübarek üç aylar başlıyor. İbadetlerin ve kulluğun daha da önem kazandığı günlere giriyoruz. Bu vesileyle ne de olsa komşuyuz deyip komşunun yemeğinden onun izniyle bir tabak da sizinle paylaşmak istiyorum. Bağlantıya tıklayarak Jibek’in paylaşımını okuyabilirsiniz. Allah razı olsun canım…